Günümüzde sağlık alanında sık duyduğumuz konulardan biri de kolon kanserine bağlı kalın bağırsak tıkanıklığıdır. Bir yandan yaşam kalitesini ciddi ölçüde etkileyebilen, diğer yandan geç kalındığında hayatî risk barındıran bu durum özellikle mide-bağırsak şikâyetleri yaşayanlar için endişe verici olabilir. Oysa bazen küçük önlemlerle, bazen de erken teşhisle bu tıkanıklığın önüne geçmek ya da ilerlemesini yavaşlatmak mümkün olabilir.
Tanım | Kolon kanserinin bağırsak lümenini kısmen veya tamamen tıkaması sonucu dışkı ve gaz geçişinin engellenmesi durumudur. |
Nedenleri | Kolon veya rektumdaki tümörün büyüyerek bağırsak lümenini daraltması veya tamamen kapatması. |
Risk Faktörleri | İleri evre kolon kanseri, tümörün büyük olması, bağırsakta darlık oluşması, uzun süre tedavi edilmemiş kolon kanseri vakaları. |
Belirtiler | Şiddetli karın ağrısı, kabızlık veya dışkı çıkışının tamamen durması, karında şişlik ve gerginlik, mide bulantısı, kusma, gaz çıkaramama, iştahsızlık. |
Teşhis Yöntemleri | Fizik muayene, karın röntgeni, bilgisayarlı tomografi (BT), kolonoskopi, bağırsak pasaj grafisi, kan testleri. |
Tedavi Seçenekleri | Acil cerrahi müdahale (kolon rezeksiyonu, stoma açılması), stent yerleştirme, kemoterapi ve destekleyici tedaviler. |
Komplikasyonlar | Bağırsak delinmesi (perforasyon), sepsis, bağırsak nekrozu, şiddetli dehidrasyon, beslenme yetersizliği. |
Prognoz | Erken müdahale edilmezse hayati risk taşır; cerrahi ve onkolojik tedaviler ile prognoz hastanın genel sağlık durumuna bağlıdır. |
Kalın Bağırsak Tıkanıklığına Neden Olan Kolon Kanserinin Yaygın Nedenleri Nelerdir?
Kolon kanseri, kalın bağırsakta oluşan kötü huylu tümörleri ifade eder. Bu tümörler çoğunlukla bağırsak duvarından kaynaklanan hücre çoğalmalarıdır ve zamanla büyüyüp etraflarındaki dokuları istila edebilir. Kolon kanseri; genetik miras, çevresel faktörler beslenme alışkanlıkları ve yaşam tarzı gibi pek çok bileşenin etkileşimi sonucu ortaya çıkar. Ancak iş tıkanıklığa gelince, bu tümörler fiziksel olarak lümende – yani bağırsak içindeki kanalda – bir bariyer oluşturur.
- Adenomatöz polipler: Kolon kanserlerinin büyük kısmı, “adenomatöz polip” dediğimiz öncül yapıların zamanla kansere dönüşmesiyle meydana gelir. Polipler, büyüklükleri arttıkça bağırsak kanalının çapını daraltabilir ve nihayetinde tıkanma riskini yükseltebilir.
- Sol kolon ve özellikle sigmoid kolon tümörleri: Kolon kanseri her bölümde görülebilse de sol taraftaki (özellikle sigmoid bölgede) ortaya çıkan tümörler daha sık tıkanıklık yapar. Bunun nedeni, kalın bağırsağın bu bölümünde lümen çapının nispeten dar olması ve dışkının daha katı konsistense ulaşmasıdır. Tıpkı dar bir tünelden geçmekte zorlanan büyük bir kamyon gibi, katı dışkı da daralmış bir bağırsak kanalında rahat hareket edemez ve tıkanma oluşabilir.
- Divertikülit: Malign nedenlerin ardından, kalın bağırsakta tıkanmaya yol açabilecek bir diğer içsel sebep divertikülit olabilir. Bağırsak duvarında oluşan küçük kesecikler (divertiküller) iltihaplandığında bazen darlıklara neden olabilir. Ancak bu neden, kolon kanserine kıyasla daha az sıklıkla tıkanıklık yaratır.
- Nadir sebepler: İnflamatuar bağırsak hastalıkları, metastatik tümörler: Crohn hastalığı gibi inflamatuar süreçler de bağırsak lümeninde darlığa neden olabilse de kolon kanseri ile kıyaslandığında çok daha ender tıkanma sebebidir. Ayrıca meme, akciğer gibi organlardan yayılan (metastaz yapan) kanserlerin kolona yerleşerek tıkanmaya yol açması da mümkün, ancak bu durum da nadir görülür.
Kolon Kanseri Kalın Bağırsak Tıkanıklığına Nasıl Neden Olur?
Tıkanıklık oluşumunu daha somut bir örnekle açıklamak istersek, bir su hortumunun ortasına yerleştirilmiş bir kelepçe hayal edilebilir. Hortum daraldıkça su akışı yavaşlar, hatta bazen tamamen durabilir. Kolon kanserinde de tümör bu kelepçe görevini görür. Yavaş yavaş büyüyen bir kitle, bağırsak duvarını işgal eder ve iç lümende daralma yapar.
- Tümörün konumu: Özellikle sol tarafta yerleşen kanserler, sertleşmiş dışkının geçişine daha az izin verir. Dışkı, kolonun son kısımlarına yaklaşırken suyu daha fazla emilir ve katılaşır. Bu katı yapı daralmış lümenden geçerken daha zorlanır ve tıkanıklık riski yükselir.
- Circumferential (çarşaf gibi saran) büyüme: Bazı tümörler, “napkin ring” veya “çember tarzı” denilen bir büyüme biçimine sahiptir. Bu durum tıpkı bir yüzüğü parmağınıza sonuna kadar geçirmeye benzer; ilerledikçe sıkışma artar. Lümende daralma oluşturur ve dışkı geçişini imkânsız hale getirebilir.
- Desmoplastik yanıt: Kanser hücreleri sadece kendi başlarına büyümekle kalmaz; aynı zamanda etraflarındaki dokularda bir “fibrotik” veya “desmoplastik” yanıt adı verilen sertleşme sürecini tetikler. Bu durum bağırsak duvarını daha kalın ve sert yapar, esnekliği azaltır. Dolayısıyla normalde genişleyerek dışkı geçişine izin veren bağırsak, bu elastikiyetini kaybeder ve tıkanıklık oluşur.
- Enflamasyon ve ödem: Kanserli dokuda zaman zaman iltihaplanma veya ödem (doku içi sıvı birikimi) meydana gelir. Bu da zaten daralmış olan lümende ek bir baskı oluşturarak tıkanıklığı kolaylaştırır.
Kolon Kanserinden Kaynaklanan Kalın Bağırsak Tıkanıklığının Belirtileri Nelerdir?
Kalın bağırsakta oluşan tıkanıklığın belirtileri, çoğu zaman bedenin sesini dinleyerek fark edilebilir. Bununla birlikte her bireyde aynı şiddette veya sırayla olmayabilir. Ancak bazı yaygın semptomlar dikkat çekicidir:
- Karın ağrısı (kolik tarzında): Tıpkı tıkanmış bir boruda biriken basıncın, boruyu esnetmesi gibi bağırsakta da tıkanma noktası arkasında basınç artar. Bağırsak kasları bu engeli aşmak için sıkı sıkı kasılır ve sonucunda aralıklı, kramp benzeri ağrılar oluşur.
- Gaz ve dışkı çıkaramama: Bağırsakta mekanik bir engel varsa, vücudun ürettiği dışkının ve gazın geçmesi de zorlaşır. Tam tıkanıklıkta, hastalar hiç gaz veya dışkı çıkışı olmadığını sıklıkla belirtir.
- Abdominal distansiyon (karında şişlik): Tıkanma sonrası bağırsak, arkasında biriken gaz ve sıvı nedeniyle şişer. Kişi bu şişkinliği genellikle hem dışarıdan gözlemler hem de “patlayacakmış” gibi bir basınç hissi yaşar.
- Bulantı ve kusma: İçerideki tıkanıklık devam ettikçe, vücudun ileriye doğru gönderemediği içerik geri gelmeye başlar. Başlangıçta daha az miktarda kusma görülse de tıkanma uzun sürerse, hatta ileri düzeydeyse, kusmuk içerisinde gıda artıkları veya dışkı benzeri bir materyal (özellikle ince bağırsak doluysa) bile görülebilir.
- Kabızlık veya ishal benzeri akıntı: Genellikle tıkanıklıkla birlikte kabızlık beklenir. Fakat bazen tıkanıklığın hemen üzerinden sızan sıvı dışkı, ishal varmış gibi bir tablo oluşturabilir. Bu ciddi bir tıkanıklığın varlığını gizleyebilir.
- Karında hassasiyet ve bazen ateş: Eğer tıkanıklık ilerler, bağırsak duvarı hasar görür veya perforasyon (delinme) riski oluşursa vücudun savunma mekanizması devreye girer. Ateş ve titreme bu durumu işaret edebilir.
Kolon Kanserine Bağlı Kalın Bağırsak Tıkanıklığı Nasıl Teşhis Edilir?
Belirtiler kalın bağırsak tıkanıklığı için ipuçları verse de kesin tanı koyabilmek adına birkaç temel adım gerekir. Bu adımlar, tıpkı bir dedektifin suçu aydınlatmak için ipuçlarını toplaması gibidir:
- Detaylı Hikâye ve Fizik Muayene: Hastanın öyküsü; ne zamandır şikâyetlerin olduğu, ağrının tarzı, kusma sıklığı, en son ne zaman dışkılama yapıldığı gibi sorularla başlar. Ardından fizik muayenede karın dinlenir, şişlik ve hassasiyet bölgeleri değerlendirilir.
- Kan Testleri: Tam kan sayımı, elektrolit değerleri (sodyum, potasyum, klor vb.), böbrek ve karaciğer fonksiyonları tıkanıklığın yarattığı etkileri anlamak için önemlidir. Örneğin uzun süren kusma dehidrasyon ve elektrolit dengesizliklerine yol açabilir. Ayrıca bazı kan testleri (örneğin CEA karsinoembriyonik antijen) kolorektal kanser şüphesinde bir fikir verebilir, ancak tek başına yeterli değildir.
- Görüntüleme Yöntemleri:
- Direkt Karın Röntgeni: İlk aşamada hızlı bir bakış sunar. Genişlemiş bağırsak halkaları veya spesifik hava-sıvı seviyeleri tıkanıklık olup olmadığına dair kabaca ipucu verir.
- BT (Bilgisayarlı Tomografi) Taraması: Günümüzde kalın bağırsak tıkanıklığını saptamada ve nedenini belirlemede altın standarttır. Tümörün yeri, boyutu, komşu organlarla ilişkisi ve metastaz varlığı gibi birçok detayı netleştirebilir.
- Kontrastlı Tetkikler: Bazı durumlarda kontrastlı BT veya kontrast enema (lavman) kullanılarak tıkanıklığın kesin seviyesi, şekli ve nedenine dair ekstra veriler elde edilebilir.
- Endoskopik Değerlendirme (Kolonoskopi): Eğer tam bir tıkanıklık yoksa veya kısmi bir daralma varsa kolonoskopiyle hem tanı konabilir hem de biyopsi alınarak kanserin varlığı kesinleştirilebilir. Bazı olgularda, tıkanıklığı gidermek amacıyla stent yerleştirme işlemi de kolonoskopi eşliğinde yapılabilir.
Teşhis koyarken, sadece tıkanıklığın varlığını saptamak değil bunun kolon kanserine bağlı olup olmadığını da teyit etmek gerekir. Çünkü iltihaplı bağırsak hastalıkları, divertikülit, adhesiyonlar (önceki cerrahilere bağlı yapışıklıklar) gibi diğer sebepler de benzer tabloya yol açabilir.
Görüntüleme, Kolon Kanserinden Kaynaklanan Kalın Bağırsak Tıkanıklığını Belirlemede Ne Rol Oynar?
Günümüz tıbbında, kalın bağırsak tıkanıklığı (obstrüksiyonu) şüphesi olan bir hastayı anlamak ve yönetmek için en büyük yardımcılardan biri görüntüleme yöntemleridir. Bu yöntemler olmadan, tıpkı kapalı bir kutuyu dışarıdan gözlemlemek gibidir – ne olduğunu tam bilemeyiz. İşte en yaygın kullanılan yöntemler ve rolleri:
- BT (Bilgisayarlı Tomografi) Tarama: Tıkanıklığın yeri, boyutu ve özellikleri hakkında detaylı bilgi sunar. Hatta tıkanıklığın altında yatan tümörün çevredeki lenf nodlarına yayılıp yayılmadığı ya da karın içi diğer organlarla ilişkisi gibi kritik noktaları gösterir. Eğer perforasyon (delinme) veya ciddi bir iltihap (apse) söz konusuysa da BT bu durumu hızla ortaya koyar.
- MR (Manyetik Rezonans) Görüntüleme: Kolon kanserinde çok sık başvurulmasa da özellikle rektal bölge kanserlerinde yumuşak doku değerlendirmesinde üstünlük sağlayabilir. Bazı durumlarda, cerrahi planlamada da yol gösterici olabilir.
- Kontrastlı Röntgen Tetkikleri: Eski ama hâlâ bazı merkezlerde kullanılan bir yöntemdir. Baryum veya suda eriyebilen özel bir kontrast madde verilerek tıkanıklık bölgesi görüntülenir. Ancak BT’nin yaygınlaşmasıyla eskisi kadar sık tercih edilmez.
- Ultrason: Karın ultrasonu, gaz içeriği nedeniyle bağırsakları görüntülemede her zaman yeterli olmaz. Yine de bazı durumlarda yardımcı olabilecek, invaziv olmayan bir yöntemdir. Karaciğer metastazı veya böbrek fonksiyonlarıyla ilgili ek sorunların saptanmasında da kısmen işe yarar.
Stentleme, Kolon Kanserine Bağlı Kalın Bağırsak Tıkanıklığını Hafifletebilir mi?
Kolon kanserine bağlı obstrüksiyon durumlarında, özellikle sol kolon veya rektosigmoid bölgesinde bir “tıkanıklık köprüsü” oluşturmak amacıyla stentleme devreye girebilir. Tıpkı tıkalı bir tünelin içini genişletmek için geçici bir çelik yapı yerleştirmek gibi düşünebiliriz. Burada kullanılan tıbbi cihazların adı “Self-Expandable Metal Stent” (SEMS) olarak geçer.
Nasıl işe yarar? Kolonoskopi eşliğinde daralmış bölgeye girilir ve stent, dar alanı genişletecek şekilde bırakılır. Bu stent, yayılma özelliği sayesinde daralmış lümeni açar ve dışkının geçişine olanak tanır.
Ne zaman tercih edilir? İki temel senaryo vardır:
- Köprü tedavisi (Bridge to Surgery): Acil cerrahi riskinin yüksek olduğu hastalarda veya hasta genel durumu düzeldikten sonra planlı cerrahiye alınmak isteniyorsa önce stent takılarak bağırsak boşaltılır. Bu sayede bağırsak temizlenir ve daha kontrollü bir ameliyat planlanır.
- Palyatif yaklaşım: Hastanın cerrahiye uygun olmadığı, ileri evre veya yaygın metastatik durumda olduğu hallerde, yaşam kalitesini arttırmak ve bağırsak tıkanıklığını gidermek için stent tercih edilebilir.
- Başarı oranları ve komplikasyonlar: Teknik başarı çoğu merkezde yüksek oranda sağlanır. Ancak stent kayması, perforasyon (bağırsağın delinmesi) veya yeniden tıkanma gibi komplikasyonlar göz ardı edilmemelidir. Bu yüzden hasta seçimi ve uygulama deneyimi önemlidir.
Kolon Kanserine Bağlı Kalın Bağırsak Tıkanıklığı İçin Tedavi Seçenekleri Nelerdir?
Tedavi söz konusu olduğunda temel amaç tıkanıklığı ortadan kaldırmak ve mümkünse tümörü tamamen çıkarmaktır. Ancak her hastanın tıbbi durumu tümörün evresi ve konumu farklılık gösterebilir. Bu nedenle kişiye özel bir yol haritası belirlenir. Temel tedavi yaklaşımlarını, kabaca şu şekilde özetlemek mümkündür:
Cerrahi Müdahale:
- Sağ kolon tümörleri: Sağ tarafta (çekum, çıkan kolon) oluşan tıkanmalarda genellikle sağ kolektomi (sağ kolonun alınması) yapılır. Ardından kalan bağırsak uçları genellikle birbirine dikilerek (anastomoz) bütünlük korunur.
- Sol kolon ve sigmoid tümörler: Burada tıkanıklık, dışkının katılaşmış hâlde geçmeye çalışması nedeniyle daha sık görülür. Çoğu zaman tıkanıklığı gidermek için ilgili kolon segmenti çıkarılır (rezeksiyon) ve kalan uçlar anastomozla birleştirilir.
- Hartmann Prosedürü: Acil şartlarda veya riskin yüksek olduğu durumlarda, cerrah bazen kolonun tıkanıklığa neden olan bölümünü çıkarır, bağırsağın üst ucunu karın duvarına ağızlaştırır (kolostomi) ve alt ucu kapatır. Bu geçici veya kalıcı olabilir. İleride gerekirse iki uç tekrar birleştirilebilir.
- Stent Yerleştirme: Acil cerrahinin risklerini azaltmak için ya da kalıcı bir rahatlama sağlamak amacıyla stent tercih edilebilir (yukarıda detayları verilmiştir).
- Geçici Dekompresyon (Kolonoskopik): Kolonoskopla tıkanıklık noktasına kadar ilerleyip, buradan gaz ve sıvı içerikleri kısmen boşaltarak hastanın rahatlaması sağlanabilir. Ancak bu işlem genellikle geçici bir çözümdür; kalıcı tedavi planı yine yapılmak zorundadır.
Destekleyici Tedaviler:
- Sıvı ve Elektrolit Desteği: Uzun süren kusma ve yetersiz alım, elektrolit dengesizliğine ve susuzluğa neden olur. Hastanede damardan sıvı verilerek bu açık kapatılır.
- Beslenme Desteği: Eğer hasta ağızdan beslenemiyorsa, nazogastrik sonda veya parenteral beslenme yollarıyla desteklenir.
- Ağrı ve Enfeksiyon Kontrolü: Ağrı kesiciler, antibiyotikler ve gerekirse diğer ilaçlar tedavinin önemli bir parçasıdır.
Yaş, Kolon Kanserinden Kaynaklanan Kalın Bağırsak Tıkanıklığı Riskini Nasıl Etkiler?
Yaş faktörü, kolon kanseri riskini artırmakla kalmaz, aynı zamanda tıkanıklık yaşama olasılığını da yükseltir. Bunun birden fazla sebebi olabilir:
- Yaş ilerledikçe kolon kanseri görülme ihtimali yükselir. Dolayısıyla daha fazla tümör, daha yüksek tıkanıklık riski anlamına gelir.
- Kalp, akciğer, böbrek gibi kronik hastalıklar yaşlı nüfusta daha yaygındır. Bu durum bağırsağın kendini koruma ve iyileşme kapasitesini sınırlayabilir, obstrüksiyon gelişme riskini artırabilir.
- Yaş ilerledikçe bağırsak duvarının esnekliği azalır. Bu büyümekte olan bir tümörün lümeni daraltmasını kolaylaştırır.
- Yaşlı bireyler bazen belirtileri “yaşa bağlıdır, olur böyle şeyler” diyerek hafife alabilir. Bu gecikme, tümörün büyümesine ve obstrüksiyona yol açma ihtimalini artırır.
Kolon Kanserine Bağlı Kalın Bağırsak Tıkanıklığının Tedavisinde Gecikmenin Riskleri Nelerdir?
Kalın bağırsak tıkanıklığı, hafife alınmaması gereken acil bir durum olarak görülmelidir. Gecikme olduğunda, tıpkı su akışının kesildiği bir boruda basınç yükselip boruyu çatlatabileceği gibi, bağırsak da benzer risklerle karşı karşıya kalır:
- Bağırsak Perforasyonu (Delinmesi): Tıkanıklık bölgesinin gerisinde basınç giderek artar. Eğer bağırsak duvarı bu basınca uzun süre dayanamazsa, zayıf noktadan yırtılabilir. Karın içine dışkı ve bakterilerin yayılması sonucunda peritonit gelişir ki bu hayatî bir acil durumdur.
- Bowel Iskemisi ve Nekroz: Uzayan tıkanıklık, bağırsak duvarını besleyen kan damarlarına da baskı yapar. Kan akışı azalan doku önce hasar görür, sonra da canlılığını yitirir (nekroz). Bu da yine perforasyona ve ciddi enfeksiyonlara yol açabilir.
- Elektrolit Dengesizlikleri ve Dehidratasyon: Sürekli kusan veya ağızdan beslenemeyen hastalarda, sıvı ve elektrolit kaybı ciddi boyutlara ulaşabilir. Kandaki potasyum, sodyum gibi değerlerin anormalleşmesi kalp ritim bozukluğu ve böbrek yetmezliği gibi ek sorunlara kapı aralar.
- Daha Geniş Cerrahi Müdahale: Tıkanıklıkla uzun süre mücadele eden bir bağırsağı kurtarmak bazen çok daha zor hale gelir. Geç kalındığında bağırsak segmenti hasar gördüğü için daha geniş bir kısmın çıkarılması, hatta stoma açılması gerekebilir.
- Mortalite (Ölüm Riski) Artışı: Tüm bu komplikasyonlar birleştiğinde, acil cerrahi ve yoğun bakım ihtiyacı doğar. Tedavisi zorlaşan tablolar, özellikle yaşlı veya ek hastalığı olan bireylerde ölüm riskini artırır.
Hastalar, Kolon Kanserine Bağlı Kalın Bağırsak Tıkanıklığı Nasıl Önlenebilir?
Her ne kadar “önleme” denince akla gelen ilk şey “hiç oluşmaması” olsa da söz konusu kanser ve tıkanıklık olduğunda bazen tamamen engellemek mümkün değildir. Ancak bazı basit adımlar, riskleri önemli ölçüde azaltabilir veya geciktirebilir:
Düzenli Tarama ve Erken Teşhis:
- Kolonoskopi, 45-50 yaşından itibaren (veya aile öyküsü varsa daha erken) düzenli kolonoskopi kontrolleri yapmak, polipleri veya erken evre kanser lezyonlarını yakalamak için çok etkilidir.
- Fekal Gizli Kan Testi herhangi bir belirti olmasa bile dışkıda gizli kan testi, erken sinyal verebilir.
Sağlıklı Beslenme ve Yaşam Tarzı:
- Tam tahıllar, baklagiller, sebze ve meyveler bağırsak pasajını düzenler, dışkının hızlı ve düzgün şekilde ilerlemesine yardımcı olur.
- Yeterli su içmek, dışkıyı yumuşak ve rahat geçişe uygun hale getirir.
- Düzenli egzersiz, bağırsak hareketliliğini artırır ve obezite riskini azaltır.
- Sigara ve aşırı alkol tüketimi, kolon kanseri ve diğer kanser türleri için bilinen risk faktörleridir.
- Diyabet, yüksek tansiyon, kalp hastalığı gibi rahatsızlıkları olan bireylerin düzenli kontrolleri ve ilaç kullanımına dikkat etmesi, genel sağlık durumunu ve vücut direncini olumlu etkiler.
Belirtileri Erken Fark Etme ve İhmal Etmeme:
- Uzun süren kabızlık, ishal veya dışkıda kan tespit edildiğinde mutlaka doktor muayenesine başvurulmalıdır.
- Özellikle tekrarlayıcı veya uzun süren karın ağrıları dikkate alınmalıdır.
- Ailesinde erken yaşta kolon kanseri görülenlerde veya polipozis gibi kalıtsal sendrom taşıyanlarda risk daha yüksek olabilir. Bu kişilerde daha sıkı takip ve genetik danışmanlık, erken teşhiste anahtar rol oynar.

Doç.Dr.İsmail SERT, Ege Üniversitesi, Tıp fakültesi’nden mezun olduktan sonra Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Genel Cerrahi kliniğinde uzmanlık eğitimini tamamladı. Uzmanlık Eğitimi sırasında 6 ay süreyle İsviçre, Cenevre Üniversitesi Hastanesi’ nde pankreas adacık hücre nakli, karaciğer nakli ve böbrek nakli, karaciğer pankreas cerrahisi konularında eğitim aldı.
Laparoskopik Distal Pankeotektomi
Kanser Cerrahisi
Sitoredüktif Cerrahi ve HİPEC (sıcak kemoterapi)
Kanser Cerrahisi
Kitle sebebi ile Bilateral Adrenelektomi
Kanser Cerrahisi
Pankreas Baş kısmında ki yaklaşık 4cm’lik kitlenin Whipple Ameliyatı
Kanser Cerrahisi